Son yıllarda Türkiye'nin güvenlik birimleri, FETÖ (Fetullahçı Terör Örgütü) ile ilgili yürütülen operasyonlar çerçevesinde önemli verilere ulaşmaya devam ediyor. Bu sefer, Türkiye'nin 47 kentinde örgütün güncel yapısının deşifre edilmesi, kamuoyunun ve yatırımcıların dikkatini çekti. FETÖ, yıllarca süren gizli yapılanmalarıyla bilinirken, bu yeni verilere dayanarak, örgütün günümüzde hangi yöntemlerle faaliyet gösterdiği ve nasıl bir hiyerarşi içerisinde işlediği daha anlaşılır hale geldi.
FETÖ, özellikle 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminden sonra, organizasyon yapısını yeniden şekillendirdi. Deşifre edilen bilgilere göre, 47 ilde faaliyet gösteren hücreler, farklı sektörlerdeki kişileri hedef alarak kendilerine yeni üyeler kazandırmaya çalışıyor. Mili İstihbarat Teşkilatı (MİT) ve Emniyet Genel Müdürlüğü, bu hücrelerin kimler olduğunu ve hangi stratejilerle çalıştıklarını belirlemek için yoğun bir çaba sarf ediyor. FETÖ'nün günümüzdeki hedefleri arasında özellikle kamu kurumları ve özel sektördeki kritik pozisyonları ele geçirmek yer alıyor. Bu sebeple, örgütün düşündüğü kadar basit olmayan, karmaşık bir yapı ile hareket ettiği ortaya çıkıyor.
FETÖ'nün deşifre edilen yapısı, yalnızca siyasi ya da askeri alanda değil; sağlık, eğitim, medya ve iş dünyası gibi birçok sektörü doğrudan etkiliyor. Örgüt, belirli marjinal gruplarla işbirliği yaparak, gündemde kalmayı ve yeni üyeler kazanmayı hedefliyor. Özel okullar, sağlık kuruluşları ve medya kanallarında sızma girişimleri, örgütün hedeflerine ulaşmak için kullandığı taktiklerden bazıları arasında yer alıyor. Özellikle gençler arasında yapılan eğitim programları ve seminarlar, örgütün yeni nesil üyelerini kazanmak adına yürüttüğü faaliyetler arasında en dikkat çekici olanları.
Yatırımcılar için son derece önemli olan bu durum, giderek artan bir şekilde iş dünyasını da tehdit etmeye başlamış durumda. FETÖ'cü yapılanmaların belirli sektörlerde nasıl bir etki yarattığını analiz eden ekonomistler, bazı şirketlerin bu sızmalara maruz kalmasının, piyasa dengesini bozabileceği uyarısında bulundu. Bu noktada, hem kamu hem de özel sektörde FETÖ ile mücadele etmenin önemi bir kez daha ön plana çıkıyor.
Sonuç olarak, FETÖ’nün 47 ildeki güncel yapılanması, yalnızca güvenlik yetkilileri için değil, aynı zamanda yatırımcılar ve ekonomistler için de kritik bir öneme sahip. Gerçekleşen bu deşifreler, FETÖ’nün hâlâ aktif olduğunu ve faaliyet alanlarını genişletmeye çalıştığını gösteriyor. Türkiye'nin bu örgütle mücadelede alacağı önlemler, hem iç güvenliği sağlamak hem de ekonomik istikrarı korumak adına büyük bir öneme sahiptir. Bu bağlamda, kamuoyunun dikkatli olması ve yaşanan gelişmeleri takip etmesi gerekmektedir. Söz konusu yapıların ortadan kaldırılması, sadece Türkiye'nin iç güvenliğini değil, aynı zamanda ulusal çıkarlarını da koruyacaktır.
