Kurban Bayramı, İslam dünyasında önemli bir yer teşkil eden ve bayram coşkusunun en yoğun yaşandığı zaman dilimlerinden biridir. Her yıl olduğu gibi, bu yıl da birçok kişi bayramı kutlamak üzere memleketlerine dönerken, Ankara gibi büyük şehirlerde oldukça farklı bir manzara ortaya çıktı. Bu yılki Kurban Bayramı’nda, Ankara’nın boş kalan sokakları dikkat çekti. Geçmiş yıllarda kalabalık ve hareketli olan bu şehir, bu yıl bir hayli sakin görünüyordu. Peki, bu olağanüstü durumun arkasındaki nedenler neler? İşte, bu durumun arka planındaki faktörler ve şehir yaşamına olan etkileri üzerine detaylı bir inceleme.
Ankara’da Kurban Bayramı’nda yaşanan bu olağanüstü sakinliğin pek çok sebebi olabilir. Öncelikle, pandemi sonrası değişen seyahat alışkanlıkları bu yıl kendini oldukça net bir şekilde gösterdi. Covid-19 süreciyle birlikte bireyler, seyahat etmeye bağlı olarak artan riskleri göz önünde bulundurarak daha temkinli davranmaya başladı. Pek çok aile, bayramda sevdiklerine gitmek yerine, şehirde kalmayı ya da online etkinliklerle kutlamayı tercih etti.
Ayrıca, 2023 yılı itibarıyla ekonomik durum da bu bayramdaki boş sokakların bir başka sebebi olarak değerlendirilebilir. Yüksek enflasyon ve artan yaşam maliyetleri, pek çok insanın seyahat etme isteğini olumsuz yönde etkiledi. Ailelerin bütçeleri üzerindeki baskı, özellikle bayram harçlıkları ve hediye alışverişi gibi geleneksel uygulamaları da azaltarak, alışveriş merkezleri ve sokakların boş kalmasına yol açtı.
Bu yılki Kurban Bayramı, ekonomik daralmanın olduğu bir dönemle kesişti ve bu durum, yurttaşların kutlama planlarını da etkiledi. Bayram öncesi yaşanan yüksek maliyetler, birçok ailenin bütçesini tehdit ederken, bir çok kişi tasarrufa yöneldi. Özellikle gıda fiyatlarındaki artış, kurban almak isteyenlerin sayısını da düşürdü. Bu etmenlerin yanı sıra, bayram öncesi dönemde gerçekleşen zamlar, halkın harcama gücünü ciddi bir şekilde etkiledi ve birçok insanın ekonomiklik adına şehirde kalmayı tercih etmesine neden oldu.
Ayrıca, bayram döneminde sosyal medya üzerinden yapılan anketler ve araştırmalar da insanların seyahat alışkanlıklarının değiştiğini ortaya koyuyor. Özellikle genç nesil, sanal ortamdaki etkinlikleri tercih ederken, daha az geleneksel bayram kutlamaları yapmakta olduğunu gösteriyor. Geleneksel bayramlaşmalar, artık daha sanal bir düzleme kaymış durumda. Bu durum, şehirdeki canlılığı azalttığı gibi, ailelerin bir araya gelmesini de engellemektedir.
Ankara’nın sakinliği, yalnızca ekonomik faktörlerle değil, aynı zamanda sosyal dinamiklerle de yakından ilişkilidir. Eğitim çağındaki gençler, bayram dönemlerinde ailelerinin yanına dönmek yerine, yaz tatillerini şehirde geçirmeyi tercih edebiliyorlar. Geçtiğimiz yaz dönemi, eğitim hayatına ara vermeyen gençler için de yeni bir alışkanlık oluşturmaya başladı. Mezuniyet sonrası iş bulma kaygısı, gençlerin aile günlerine katılımını ciddi oranda azaltmaktadır.
Sonuç olarak, Kurban Bayramı’nda Ankara sokaklarının boş kalması, çeşitli ekonomik ve sosyal etmenlerin birleşimiyle oluşan bir durumdur. Kalabalıkların yerini sessizliğin alması, sadece büyükşehirlerde değil, başka birçok yerleşim biriminde de yaşanabilir. Önümüzdeki yıllarda bu tür değişikliklerin devam edip etmeyeceği ise, hem ekonomik istikrar hem de sosyal alışkanlıklarla doğrudan ilişkilidir. Şimdi, bu durumu kıyaslayarak, gelecekte Kurban Bayramı’nı nasıl kutlayacağımızı düşünmek lazım; belki de bu bayram, daha farklı bir kutlama anlayışını beraberinde getirecek.
